12 Ocak 2019 Cumartesi

GÜL İLE SUYUN AŞKI

SU İLE GÜL'ÜN ÂŞKI


Gül ile su karşılaşır ve arkadaş olurlar. İlk önceleri arkadaşlık olarak devam eder bu durum. Tabiî ki zaman lazımdır birbirini tanımak için. Gel zaman git zaman gül o kadar mutlu olur ki bu arkadaşlıktan ve birliktelikten, mutluluktan içi içine sığmaz. Bir gün anlar ki suya âşık olmuştur. Hayatında ilk kez âşık olan gül, burcu burcu açar ve etrafa kokular saçar. Suya dönüp der ki:

“Sevgili su, seni sevdiğim için böylesine değiştim, açtım ve etrafa kokular saçtım, yalnızca seni sevdim diye…”

            Artık su da içinde güle karşı bir şeyler hissetmeye başlar. Zanneder ki güle âşık oldum. Günler ve aylar birbirini kovalar ve gülü sevdiğini zanneden su, artık eskisi kadar ilgilenmez gül ile… 

Gül ise;

“Acaba su beni artık sevmiyor mu?” diye düşünmeye başlar. Çünkü suyun kendisine olan bu ilgisizliği onu üzmeye başlamıştır. İçin için bu soruyu sorar kendine, bir gün suya der ki:

“Biliyor musun ben seni çok seviyorum.”

Su: “Ben de seni seviyorum” der.

Aradan zaman geçer ve gül yine suya: “Seni seviyorum.” der. Su sıradan bir ifadeyle “Ben de,” der. Ama gül bu sözde sevgiyi hissedemez. Bu sıradanlaşma gittikçe sürer ama gül sabırla hep “Seni çok seviyorum… ” der suya. Ama artık öyle bir duruma gelir ki gül, etrafa o güzel kokuyu saçamaz ve burcu burcu açan dalları solmaya yüz tutar. Kendini toparlayarak ve son kez suya:

“Biliyor musun seni hâlâ çok seviyorum.” der gözyaşları içerisinde. 

Su da ona döner ve yine o bildik ve umursamaz edası ile:

“Söyledim ya ben de seni seviyorum…”



Gün gelir gül yataklara düşer. Çok hastalanır; rengi solar, çehresi sararır. Yataklardadır artık. Su başında bekler gülün, yardımcı olabilmek için... Ama bellidir ki artık gül ölecektir. Ve son kez zorlukla başını döndürerek suya der ki:

“Biliyor musun seni ben gerçekten seviyorum ve senin bilemediğin kadar sevdim üstelik…”

Çok hüzünlenir su bu durum karşısında ve biçare doktor çağırır. “Nedir sorun?” diye doktora sorar. Doktor muayene eder gülü. 

Muayeneden sonra şöyle der:

“Hastanın durumu ümitsiz, elimizden bir şey gelmez!”
Su merak eder kendisini bu kadar çok seven gülün ölümüne sebep olan hastalık nedir diye sorar doktora: “Hastalığı nedir ki sevgili gülün?”

Doktor şöyle bir bakar suya ve der ki:

“Gülün bir hastalığı yok dostum, hiç dikkat etmemişsin ona, bu gül sadece susuz kalmış, ölümü onun için…”

Ve anlar ki su artık, sevgiliye sadece seni seviyorum demek yetmemektedir. Ama artık çok geçtir...





BAKLİYATLARIN FAYDALARI

Baklagiller, tohumları ve meyveleri yenilebilen bitkilerin genel adıdır. Soframıza zenginlik ve yöresel bir hava katar. Klâsik ev yemekleri diye adlandırdığımız kuru fasulyenin, nohudun, mercimeğin faydaları saymakla bitmez. Anlaşılacağı üzere soframızdan eksik etmememiz gereken bu bakliyatların faydalar neler, öğrenelim...

ORTAK ÖZELLİKLERİ:
Tansiyonu dengelerler. Hazımsızlığı giderirler. Yorgunluğu giderirler. Kalp sağlığımızı korumak için günde bir porsiyon bakliyat tüketmemizde fayda vardır. Kolesterolü düşürürler. Genelde düşük kalorili olduklarından diyetlerde rahatlıkla tüketilebilirler...

Sadece nohudun kalorisi diğerlerine göre fazladır. Ama bu, nohut tüketmeyeceğimiz anlamına gelmemelidir. Zira bakliyatların faydaları saymakla bitmez. Ayrıca tokluk hissi verdiklerinden zayıflama sürecinde çok yardımcı olurlar...

Unutmayalım ki sağlıklı yaşam sürmek, zayıflamak ve zayıf kalmak istiyorsa bol lif içeren besinler tüketmemiz gerekir. Ve bakliyatlar bol miktarda lif içerirler. Ayrıca kabızlığa iyi gelirler. Metabolizmayı hızlandırırlar...

1. KIRMIZI MERCİMEK: Yüksek enerji verir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kalp ve damar hastalıklarına karşı korur. Sindirim sistemi için faydalıdır. Zayıflamak isteyenler için bol lif kaynağı barındırır. Kolesterol içermez. Tansiyonu düşürür. Kansızlığı önler...

2. BARBUNYA: Protein açısından zengindir. B ve E vitamini açısından zengindir. Kolon kanserine karşı koruyucu etkisi bulunur. Romatizma ağrılarını azaltır. Enerji sağlar, yorgunluğu giderir. Hücreleri yeniler, yaşlılıkla savaşır. Bağırsak kanserinden korur. Kalp dostudur, kalp krizi olasılığını azaltır. Böbreklerde oluşan taşın ve kumun düşmesine yardımcı olur. Cilt lekelerini azaltır. İçerdiği E vitamini sayesinde cildi güzelleştirir...


3. NOHUT: Diğer bakliyatlara göre daha fazla kalorilidir. Bol nişasta içerir. Enerji verir. Yorgunluğu giderir. Sindirim sistemini güçlendirir. Özellikle menopoz döneminde tüketilen nohut, kadınları rahatlatır...


4. YEŞİL MERCİMEK: İçerdiği vitamin ve mineraller yardımıyla metabolizmayı destekler. Bağışıklığı güçlendirir. Lif açısından zengindir. Hazımsızlığı giderir. Kalp sağlığı açısından çok faydalıdır. İyi bir folikasit kaynağıdır. Gebelikte tüketilmesi anne adayları ve bebekler için çok faydalıdır. Vücuda enerji verir. Alzheimer hastalığına karşı korur, riski azaltır. Anlaşılacağı üzere beyin ve sinir sistemimizdeki riskleri azaltır. İçerdiği magnezyum sayesinde böbrek sağlığı açısından faydalıdır.

5. KURU FASULYE: Kabızlık ve şişkinlik hissini giderir. Romatizma ağrılarını azaltır. Böbrek rahatsızlıklarında etkilidir. Kemikleri güçlendirir. Çocuklarımıza yedirmeliyiz. Vücudun gelişimini ve onarımı destekler.  Enerji verir. kalp dostudur, krizi önler. Kavrama gücünü ve hareket kabiliyetini artırır. kalp, tansiyon, şeker, romatizma, migren ağrılarına iyi gelir. Bağırsakları güçlendirir.

6. PİRİNÇ: Yaşlanmayı geciktirir. Kansere ve alzheimere karşı savaşçıdır. Kabızlığı önler. Bağışıklık sistemini korur. Hipertansiyonu olanlara önerilir...

Belirtmek isterim, annem yüksek tansiyon şikâyetlerinden ötürü çok rahatsız, bir sürü ilâç kullanıyor, aynı zamanda şeker hastalığı da mevcut, üstelik şeker hastalığı nedeniyle tek gözünü kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldı. Sürekli doktor kontrolü altında, üç ayda bir gözüne iğne vuruluyor. Tedavi süreci bir yana, şeker hastalığını tetikleyen olumsuz hayat şartlarından uzaklaşması gerekiyor. Zira kendisi sürekli olumsuz düşünür, yaşadığı kötü anıları sürekli gözlerinin önüne getiriyor ve tabi bu da ona zarar veriyor, tansiyonunu ve şekerini yükseliyor, direkt gözlerine etki ediyor...
Şimdi bunları niye yazıyorum? Pirincin faydalarını anlatırken araya neden böyle bir paragraf ekledim?..

Pirincin içindeki düşük sodyum nedeniyle bu bakliyatımız kan basıncı ve hipertansiyonu olan hastalar için çok uygun bir gıda olarak kabul ediliyor. Annem, çok güzel pirinç pilavı yapar, çok da sever. Ama ne yazık ki diyabete karşı olumsuz etki ettiğini düşündüğü için yemeye korkuyor. Yani tansiyonuna iyi gelen bu besin şekerine kötü etki edebiliyor...
Ona dedim ki, Allah'ın nimetlerinden korkma, stresten kork, kendini stresten uzak tut, seni olumsuz etkileyen insanlardan uzak dur. Kim olursa olsun, kardeşin, evladın ya da herhangi bir yabancı, ama sinirini bozuyor, sana zarar veriyorsa hiç düşünme, uzaklaş. Seni hasta edenlerle asla görüşmek zorunda değilsin. Kendini, mutluluğunu, huzurunu önemse...
Ve  en önemlisi, yiyeceklerden korkma...
Bir kaç kez zorla ama azar azar yedirdim ve çok şükür kötü sonuçlanmadı. Yani özleyerek yediği pirinç, onun şekerine olumsuz etki etmedi...
Ben burada yanlış anlaşılmak istemiyorum, altını çizerek söylüyorum ki; diyabet hastaları, her türlü yiyeceği korkmadan yiyebilmeli mi? Hekimlerimiz bu konuda neler söylüyorlar?
Yine bir örnek vereyim; tanıdığım çok yaşlı ve diyabet hastası bir Hanım, yıllar önce doktorunu ve yakınlarını dinlemeyip gizlice çikolata tükettiği için hastanelik oldu ve ne yazık ki kurtulamadı. Belki çok az miktarda yeseydi, hastanelik olmayacaktı. Ya da hiç yemeseydi...
Annemin de zaman zaman tatlı krizine girdiğini görüyorum ve ne kadar iradeli olduğunu da görüyorum çünkü kendini tatlıdan uzak tutuyor...
Şimdi, diyabet hastalarının uzak durmaları gereken yiyecekler söz konusu, amenna. Ancak bu, sağlıklı insanların her türlü yiyeceği fazlasıyla tüketebileceği anlamına gelmemeli. Her şeyin aşırısı zarardır, bunu asla unutmamak gerekir. Ve insanları yiyeceklerden önce olumsuz etkileyen, hastalanmalarına yol açan temel sebepler arasında stres vardır. Bizi strese sokan insanlardan, olaylardan uzak durursak, bunu başarabilirsek, kendimiz için büyük bir iyilik yapmış oluruz. Bu yüzden aşırıya kaçmamak şartıyla, Rabbimizin bize sunduğu nimetlerden azar azar yemeliyiz. Hiç yememek de yanlış, çok yemek de yanlış, her şey kararında güzeldir. Ama bu arada çok iyi bir hekim bulmalı ve ona danışmalıyız... ♥ Unutmayalım ki her konunun bir uzmanı vardır, yeter ki sormayı bilelim...

7. BULGUR: Anadolu'nun geleneksel yiyeceklerinden biri olan bulguru çok sevdiğimi belirtmek isterim. Yüksek derecede karbonhidrata sahiptir. Bu nedenle çok iyi enerji verir. Çocuklarımıza yedirmeliyiz. İçerisinde lif sayesinde kandaki yağ oranını düşürür. Sindirim ve sinir sisteminin korunmasına yardımcı olur. Bağırsakları çalıştırır, kabızlığı önler. Şeker hastalarına önerilir. Bu yüzden annem de pirinçten ziyade bulgur pilavına ağırlık veriyor. Salatalarda kullanıldığı taktirde hem zengin bir tat veriyor hem tok tutuyor hem de zayıflamaya katkıda bulunuyor. Ayrıca kısırlarda da tüketilebileceği söyleniyor...
İçerdiği folik asit sayesinde gebelikte de bulgur önerilenler gıdalar arasındadır. bebeklerin zeka gelişimine katkıda bulunur. Ayrıca kan şekerini düzenler. Kemik sağlığını korur...

8. BEZELYE: Kolesterolü dengeler. Akciğer kanseri, mide kanseri ve diğer kanser türlerine karşı savaşçıdır. Göz sağlığını destekler. Alzheimer hastalığına karşı koruyucu etkisi vardır. Çocuklar için çok faydalıdır; enerji verir, yorgunluğu giderir. Demir eksikliğini giderir. kemik sağlığını korur. Sindirim sistemi için faydalıdır. Kalp ve damar sağlığını korur. Sindirimi hızlandırır.



Yüce Rabbim, yâr ve yardımcımız olsun. Bizlere ve ihtiyaç sahiplerine tüm nimetlerden faydalanma imkânı versin. Hanelerimize bereket, sağlık, huzur nasip eylesin. Alma imkânı, yeme imkânı versin. Amin!
Sevgi ve saygıyla, Yasemin F. Kılıçaslan

Melez Kaplan

♥♥♥

Etiket bulutu: #yaseminfkılıçaslan #yaseminfkilicaslan #fkılıçaslan #yfkılıçaslan #melezkaplan #sonsuzamor #sonsuz #amor #nisangirdabı #kitaptakisır #kitap #yazar #book #writer #ençokokunan #ençoksatılan #ençoksevilen #hikaye #fayda #faydalar #besinler #yiyecekler #gıdalar #bakliyat #bakliyatlar #bakliyatlarınfaydaları #nohut #pirinç #fasulye #bezelye #bulgur #şair #yazar #yiyecek #içecek #kışmevsimi soğuk #enerjiverenyiyecekler #harika #süper #oku #blog #blogger #travel #faydalı #yararlı #yararlıbakliyatlar #kalpsağlığı #ciltsağlığı #sağlık #şifa #şifabul



11 Ocak 2019 Cuma

MEYVELERİN FAYDALARI


Özellikle kış mevsiminde soğuktan korunmamız için beslenmemize çok dikkat etmemiz gerekir. Son bir aydır tedavi gören, bademcikleri şişen, solunum yolları tıkanan, kulak iltihabı yaşayan ve yeni yıla yani 2019'a hasta yatağında giren biri olarak tecrübelerimi paylaşmayı borç bilirim. Ayva ile başlıyoruz...

1. AYVANIN FAYDALARI: 
♥Adet kanamalarını düzenler.
♥Kabızlığa karşı etkilidir.
♥Soğuk kış günlerinde bolca tüketilmelidir zira Allah'ın izniyle gripten korur.
♥Vücuttaki toksinleri atmaya yardımcı olur.
♥Bağırsak iltihaplanmasına karşı korur.
♥İshali önler, keser.


♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

2. PORTAKALIN FAYDALARI

Portakal bahçeleriyle ünlü olan Finike'de doğmam, orada büyümem, bu meyveye karşı sempatimi artırmasa da sayısız faydalarını buraya yazmaktan memnun kalacağım. Cümlem yanlış anlaşılmasın, portakalı da mandalinayı da çok severim... ;)

Gelelim faydalarına:
♥C vitamini deposudur.
♥İçerdiği vitamin ve mineraller yardımıyla metabolizmayı destekler.
♥Damar tıkanıklığına karşı metabolizmayı korur.
♥Öksürüğü azaltır.
♥Bağışıklık sistemini güçlendirir.
♥Besinleri sindirmeye yardımcı olur.
♥İnsanı zinde tutar.
♥Özellikle çocukların bolca tüketmelerinde fayda vardır, lösemi riskini azaltır.
♥Enfeksiyonlara karşı savaşır.
♥Potasyum kaynağıdır. Bu sebeple tansiyonu dengeler. Aynı zamanda böbrek taşları riskini azaltır.
♥Bal ile karıştırılarak şampuanda kullandığı zaman saçlara parlaklık verir, saçları besler.
♥Cildi besler, güzelleştirir.
♥İçerdiği magnezyum sayesinde kan basıncını korur.
Melez Kaplan


Not: Rabbim, her şeyi biz insanoğlu için, faydalanalım diye yaratmış ama biz elimizdekilerin değerini bilmiyoruz. Hemen para döküyoruz; hastalanıyoruz, hastanelere gidiyoruz, torba torba ilâç yutuyoruz, kullandığımız ilâçlar bir tarafımıza iyi gelirken diğer tarafımıza hasar veriyor. Sonra bir sürü kozmetik ürünü alıyor, kullanıyoruz. Oysa beslenmesine dikkat eden insan, kendine gerçek anlamda bakan insandır. Bakımlı olmak, bilinçli beslenmek ile olur...

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

3.ELMANIN FAYDALARI

♥Tokluk hissi verir.
♥Enerji verir.
♥Lif bakımından oldukça zengindir.
♥Kabızlık, ishal ve mide rahatsızlıklarını önler.
♥Zengin demir kaynağı olan elma, anemi (kansızlık) tedavisinde etkilidir.
♥Kan dolaşımını düzenler.
♥Temel organların düzenli çalışmasına yardımcı olur.
♥Bağışıklık sistemini destekler.
♥Kas kütlesinin gelişmesinde önemli rol oynar.
♥Diş sağlığı açısından çok faydalıdır. İçerdiği lif sayesinde diş etlerini temizler, ağızda bakteri oluşumunu önler.
♥Problem çözmede ve hafıza geliştirmede etkilidir.

Melez Kaplan


Not: Kabuğuyla tüketilmesi konusunda ısrar ediyorum ancak elma satın alırken parlak olmamasına dikkat etmek gerekir. Maalesef günümüzde hormonsuz, katıksız meyve-sebze bulmak zorlaştı. Şahsen ben küçük bahçeli bir evimin olmasını çok isterim. İnşaAllah olur. En azından toprağını işlemek, kendime göre sebze-meyve yetiştirmek beni hem mutlu eder, ruhen dinlendirir, kötü enerjiyi alır ve sağlıklı beslenmemi sağlar. Lütfen, böyle bir imkânınız varsa bunu değerlendirin. Sağlıklı ve mutlu bir yaşam, sağlıklı beslenmeden geçer...

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

4. MUZUN FAYDALARI

♥Protein,  karbonhidrat, potasyum ve diyet lifi kaynağıdır.
♥Tok tutar.
♥Özellikle diyet yapıyorsanız kahvaltıya ekleyebilirsiniz.
♥Kalp için faydalıdır.
♥Sindirimi kolaylaştırır.
♥İçerdiği mineral ve vitaminler sayesinde vücudu sağlıklı tutar.
♥Yüksek tansiyonu önlemek için muz tüketilmelidir.
♥Çocuklarımızı astım ve öksürüğe karşı korur.


♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

5. KİVİNİN FAYDALARI

♥E vitamini kaynağıdır. Cildi besler.
♥Şekil olarak göze benzer, dikkat etmişsinizdir. Gözleri için çok faydalıdır.
♥Müthiş bir C vitamini kaynağıdır. Kışın ortasında olduğumuzu hatırlatır, bol bol tüketmeyi öneririm.
♥Sindirim sistemini güçlendirir.
♥Bol lif içermesi sebebiyle mide asidini giderir. Mide dostudur.
♥Kan basıncını dengeler.
♥DNA hücrelerini korur, oluşan hasarları onarır.
♥Günde ortalama 5 kivi tüketmek, kanın pıhtılaşma oranını %18 azaltır. 
♥Zayıflamaya yardımcı olur.
♥Astım ve bronşite karşı savaşır.
♥Cilt dostudur; cildi nemlendirir, cildin genç ve esnek kalmasını sağlar.

6. GREYFURTUN FAYDALARI

♥Kilo vermede yardımcı olur.
♥Saç, cilt ve göz hücrelerini onarır.
♥Göz yorgunluğunu giderir.
♥Böbrek dostudur; iltihaplanmayı önler, enfeksiyonlu hücreleri temizler.
♥Diş eti rahatsızlıkları için gargara yapılabilir. 
♥Ağız kokusunu giderir.
♥Diş aralarındaki kalıntıları temizler.
♥Karaciğer dostudur, karaciğerin iyi çalışmasını sağlar, fazla toksinleri temizler.

Melez Kaplan


♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

7. ANANASIN FAYDALARI

♥Kabızlığa karşı savaşır.
♥Sindirim için çok faydalıdır.
♥Mide dostudur; mide asidi ve ekşimeye iyi gelir.
♥Kan pıhtısıyla savaşır, kalp sağlığını korur.
♥Sinir sistemini güçlendirir.
♥Beyin sağlığını korur.
♥Kemikleri oluşturur ve yeniler, çocukların tüketmeleri konusunda ısrarcı olmalıyız.
♥Allah korusun, tüm kanser hastalarına Şâfî ismiyle âcil şifalar versin ki; ananas, kansere karşı oldukça etkilidir.

Melez Kaplan

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

8.AVOKADONUN FAYDALARI

Sıkı durun, bu maddeleri bitirdiğinizde canınız avokado çekecektir...
Kremalı bir tada sahiptir. 
♥Çeşitli vitaminler, besinler ve mineraller içerir.
♥İyi bir enerji kaynağıdır. 
♥Yüksek A vitamini içerdiği bilgisini pek çok yerde duyduğumu belirtmek isterim.
♥A vitamini bağışıklığı artırır, göz sağlığında etkilidir, kemikleri ve dişleri güçlendirir. Bu bakımdan avokado tüketimi her yaş için tüketilmesi gereken müthiş bir meyvedir.
♥Hipertansiyona karşı mücadelecidir. 
♥Kan basıncını düzenler, kalp krizi ve felç olasılığını azaltır. 
♥Sindirimi kolaylaştırır.
♥Göz dostudur, görmeyi geliştirir, gözleri katarakta karşı korur.
♥Kuru ve çatlamış ciltleri onarır.
♥Saç bakımında avokado yağı oldukça faydalı ve etkilidir.
♥Karaciğeri korur.
♥Böbrek dostudur.
♥Gebelikte sabah bulantılarını önler.
♥Kanser önleyici özelliğe sahiptir. 
♥Yaşlanmayla savaşır.

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

9. ÜZÜMÜN FAYDALARI

♥Öğrencilerin bolca tüketmelerinde faydalıdır; beyin gelişimini destekler, hafızayı güçlendirir.
♥Bağırsakları çalıştırır.
♥Unutkanlığa karşı çok etkilidir.
♥Hazımsızlığı giderir.
♥Meme kanserinden korur.
♥Cilt dostudur, cildi korur, besler.
♥Kansızlığa iyi gelir.
♥Yorgunluğu giderir.
♥Stresi azaltır.
♥Meyvelerin içinde en güçlü antioksidan üzümde bulunur diye biliyorum. ;)
♥Yaşlanmaya bağlı göz hastalıkları riskini azaltır.
♥Kolesterolü dengeler.
♥Migren ağrılarını giderir.
♥Böbrek dostudur, böbrek sağlığını ciddi anlamda korur.


♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

Yasemin F. Kılıçaslan (Melez Kaplan)
Sonsuz Amor Serisi
1. Nisan Girdabı
2. Kitaptaki Sır
3. Hipnoz

9 Ocak 2019 Çarşamba

DÜNYADA EN İLGİNÇ - GÖRÜLMEMİŞ 10 HAYVAN

         Dünya küçüktür derler, ama bilmediğimiz, hayatımız boyunca görmediğimiz ve bilmeden, görmeden ve belki de duymadan ölüp gideceğimiz şu fani dünyada nice varlıklar nefes alıyor, yaşıyor, ölüyor...
         Bilgi ihtiyaçtan doğar. Yeni bilgiler edinmek, genel kültürü artırmak, dünyayı ve bilinmeyenleri araştırmak güzeldir. Siz de benim gibi yeni keşiflerde bulunmak, bilgiler edinmek, dünyayı ve dahası içindeki varlıkları tanımak istiyorsanız lütfen bu yazıyı okuyun, fotoğraflara bakın, paylaşın ve abone olun. Sevgiler...
Yasemin F. Kılıçaslan

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥ 

Yasemin F. Kılıçaslan
Sonsuz Amor
Sonsuz Amor 1 Nisan Girdabı
Sonsuz Amor 2 Kitaptaki Sır
Sonsuz Amor 3 Hipnoz

Evet, başlıyoruz:

1.Venezuela Kaniş Güvesi:
         Tatlı bir görüntüsü var, değil mi? Kanatları büyük. Gövdesi pamuk gibi görünüyor. Bakalım bu canlının özellikleri nedir? Edindiğim bilgiye göre yeni keşfedilen bir böcek türü. Ana vatanı Venezuela. İşte görüntüsü:

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥
        

2. Pembe Peri Armadillosu
         Adından da anlaşılacağı üzere bir çeşit armadillo. Ana vatanı Güney Amerika'dır. Köstebekler gibi yaşarlar.  Armadillonun ne olduğunu hâlâ bilmeyenler için yazıyorum; armadillo ya da diğer adıyla tatu, ana yurdu Güney Amerika olan plasental bir memelidir. Ortalama 75 cm. uzunluğundadır. Armadilloların vücudu bir tür zırhla korunur, bu özelliğiyle tespih böceğine benzerler. Temel yiyeceği böceklerdir...
Pembe perinin görüntüsü: 

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥
        

3. Sayga
 Soyunun tükenmekte olduğunu bilmek beni üzüyor. Gerçekten çok hoş bir canlı. Çok farklı bir surat tipine sahip. Geniş burunlu. Ana vatanı Orta Asya'dır. İşte görüntüsü:

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

4. Tüp Burunlu Meyve Yarasası:
Burnunun sarı olması nedeniyle bu ismi almıştır. Ne alâkası var, anlayamasam da...
         Ana vatanı Endonezya'dır. Bu arada belirtmek isterim, Endonezya hem ilgimi çekiyor hem de beni ürkütüyor, ama fırsatını bulsam hiç düşünmeden gezmek için giderdim. Düşünsenize, kim bilir orada nelerle karşılaşır insan, ne tür canlılar görür, ne müthiş manzaraları fotoğraflar...
         İşte görüntüsü:

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

5. Okapi:
         Zebra ve zürafa karışımı görünümlü ilginç ve güzel bir canlı, değil mi? Hatta kafa yapısı bir geyiğe bile benziyor. Ana vatanı Orta Afrika'dır. 2,5 metre uzunluğa ve yaklaşık 340 kg ağırlığa sahiptirler. İşte görüntüsü:

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥


6. Dikenli Kertenkele
         Gerçekten sevimli ve bir o kadar ürkütücü. Ürkütücü yanı dikenlerinin batma ihtimalinin vereceği acıdır. Ama gerçekten güzel bir canlı. Ana vatanı Avustralya. İşte görüntüsü:

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥
        

7. Fırfırlı Köpek Balığı:
         Bildiğimiz, görmeye alışkın olduğumuz köpekbalıklarından çok farklı, yılan balığına benzer görünümlü, avını bir yılan gibi yakalayan, 500 metre kadar derinlerde yaşayan bir tehlikeli balık türü. İşte görüntüsü:

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥
        

8. Black Swallower:
         Oldukça ilginç ve balık türüyle karşı karşıyayız. İnternet'te çok ilginç fotoğraflarına rastladığım bu balık türüyle ilgili öğrendiğim en ilginç bilgi, kendinden büyük balıkları avlayabilme özelliğine sahip olmasıdır. Avlarını rahat çiğneyebilmek için oldukça büyük bir bele sahip olduğu bilgisi de yine ilgi çekici ve ürkütücüdür. Gerçekten anlaşılması güç bir canlı. İşte görüntüsü:

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥
        
9. Yıldız Burunlu Köstebek:
         Bu köstebeği ilk gördüğüm anda aklıma City Of Ember adlı film geldi. İzleyenler bilirler; filmde yerin altında yaşayan insanlar konu edilmiştir. İki çocuğun şifreli kutuyu ele geçirmeleri ve şifreleri çözerek yer yüzüne ulaşma çabalarını anlatan güzel bir maceradır. Burada detaylı bilgi vermiyorum, henüz izlemeyenler olabilir, ama fantastik filmlerden hoşlananlar için tavsiyemdir.
         Filmde dev bir köstebek vardı, onun da burun yapısı aynı Yıldız Burunlu Köstebeğin burnu gibiydi. Ağzı kocamandı. Filme heyecan katmıştı...
         Şimdi gelelim asıl konumuza; parmakları burnuna bağlıdır, yiyecek aramak için bu organını kullanır. Kuzey Amerika'da yoğundur. İşte görüntüsü:

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥
        
10. Parlayan Deniz Kaplumbağası
         Adı bile ilgi çekiyor, değil mi? Kaplumbağalar zaten çok sevimli canlılardır. Hele deniz kaplumbağaları, onların kumdan çıkışkarı, denize doğru gidişleri, hayatta kalma mücadeleleri, okyanusla tanışmaları...
         Kaş'ta denize girerken karşılaştığım Caretta'ya buradan sevgilerimi yolluyorum. Arkadaşım Özlem, daha önce bir Caretta tarafından ısırıldığını söylemişti. O, korkup yüzmeye başlayınca ben de arkasına düştüm tabiî, güler misin, ağlar mısın? Oysa kaplumbağa öylece durmuş bize bakıyordu. İşin trajik yanı, karaya çıktığımızda birde onu fotoğraflamaya çalıştık. Yani hem kork, kaç hem de fotoğrafını çekmeye çalış... :)
Deniz kaplımbağalarını hemen herkes çok sever. Düşünsenize, bir de ışıl ışıl parlıyor, ne harika değil mi?
         2015 yılında keşfedilmiştir. Sanırım bu keşfi yapan National Geographic. Işığı emerek yeniden yansıtma özelliğine sahip olduğu bilgisini edindim. Bu özelliği avlanmak için kullanıyorlarmış. İşte görüntüsü:

♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥

Yasemin F. Kılıçaslan (Melez Kaplan)
Sonsuz Amor Serisi
1. Nisan Girdabı
2. Kitaptaki Sır
3. Hipnoz (Yolda)

8 Ocak 2019 Salı

BEYAZ BASTON GÖRME ENGELLİLER HAFTASI

 
7 - 14 BEYAZ BASTON GÖRME ENGELLİLER HAFTASI

♥♥♥

Bir önceki yazımda görme engelli bir ressam olan John Bramblitt'ten bahsettim. Asıl engel, engelli nedir, ne demektir, gerçek engelli kimdir, onlar mı, yoksa her şeyi görebildiği, duyabildiği hâlde asıl gerçekleri, güzellikleri göremeyen, duyamayanlar mı? Tartışmaya açık bir konu olduğu aşikâr...
Benim görüşüm, asıl engelin kendimize yaptığımız haksızlıklar olduğunu düşünüyorum; yapamama korkusu, cesaretsizlik, kıskanç ve başarısız insanların etkisinde kalmak ve herkesi, her şeyi engel olarak görmek...
Asıl engellilik budur. Özgürlük ise korkmadan, yılmadan, başkalarının etkisinde kalmadan, sonuna kadar mücadele vererek yaşamaktır...
Başarmanın büyük sırlarından birisi çok erken yaşta adım atmaktır. Unutmayın, "erken kalkan erken yol alır." 
İstemek, korkmamak, cesaret göstermek, başkalarının değil de kendi aklına ve fikrine güvenmek...
♥♥♥
Ve gelelim görme engelli kardeşlerimizle ilgili haftaya; Rabbim, hepimize sağlık, şifa, huzur versin. İnsanız, hepimiz birer engelli adayıyız, bugün bu yazıyı hazırlayan ben, Allah korusun yarın gözlerimi kaybedebilirim. İmtihan dünyasındayız. Her şey mümkün...
Peki, etrafınızda görme engelli kimseler var mı? Onlarla ilişkiniz nasıl; nasıl yaşıyorlar, neler yapıyorlar?
♥♥♥
Peki, biz neler yapabiliriz?
Benim bugüne kadar çevremde hiç görme engelli bir arkadaşım, akrabam ya da kardeşim olmadı. Olsaydı şayet, hazırladığım kısa videodaki gibi onunla ilgilenmeye çalışırdım; ona kitap okur, (hele ki kendi kitaplarımdan), onunla film seyreder, sahneleri anlatırdım. Onunla sohbet ederdim, onu gezdirir, ona renkleri gösterir, elleriyle o renklere dokunmasını sağlardım. Onun gönül gözünü açmak için elimden ne geliyorsa yapardım...
♥♥♥
Kaldırımlardaki sarı bantlara değinmeden edemeyeceğim. Dün gece instagramda da paylaştım; lütfen ama lütfen bilinçlenelim, duyarlı olalım; o kaldırımlara döşenen sarı bantların büyük bir anlamı var; gözleri görmeyen kardeşlerimizin daha kolay yol alabilmeleri için yapılıyor. Ama bazı yerlerde görüyoruz; ya ortasından direk geçmiş, ya çöp konteyneri konulmuş ya da bir takım gereksiz eşyalarla işgal edilmiş. Ki dahası var...
Bilinçlenmek nasıl mümkün olabilir?
Bir insanı anlayabilmek için hayata onun gözleriyle bakmak gerekir, öyle değil mi?
Peki ya âmâ bir insanı nasıl anlayabiliriz?
Hiç, gözlerimi kapatıp yolda yürümeye çalıştık mı, bütün bir günü gözleri kapalı bir mekânda geçirdik mi?
İnanın, o kadar zor ki hele ki yürümeye çalışmak, insanın başı dönüyor, bir yerden sonra yolunu şaşırıyor, istesen de düz ilerleyemiyorsun... :( 
"Önce insan olmak, sonra insanı anlamak..."
İşte benim hayat felsefem!

♥♥♥

Yasemin F. Kılıçaslan