Arabalar
2006...
2006'da
başlayan serüven hızla sürüyor. Son yazımda, fragman hakkında, yine seri
hakkında kısa bir yazı yazdım. Fakat şu son filmi izleyince hakkında yazmadan
edemedim. Zira o kadar hoşuma gitti ki...
Sinema salonu
boştu, bizden başkası yoktu. Dört yaşındaki oğlumun ilk sinemasıydı, bu yüzden
benim için çok değerli bir hatıra olarak kalacak...
Salonun boş
olması en çok biriciğime yaradı; onun koltukların arasında gezerek, eğlenerek,
gülerek filmi izleyişini asla unutmayacağım. Canım benim, gülüm...
Film öncesi
beraber hamburger ve patates kızartması yedik, ara sıra güzel oluyor...
Evet, 2006'da
başlayan ARABALAR SERİSİ, benim özel koleksiyonumda yer almayı hak eden;
konusuyla, karakterleriyle, her kesime (küçüklerden çok yetişkinlere) hitap
eden, her bölümde farklı temalarla karşımıza çıkan, yeni karakterlere her zaman
yer veren bu seri, bende ciddî anlamda yer edindi...
Şimşek
Mcqueen'in 1.filmin başında ne kadar kendini beğenmiş, ekibini küçümseyen, ekip
şefini kovacak kadar yalnız çalışmayı seven, albenisi yüksek bir karakter
olduğunu hatırlayalım. Çıktığı Kaliforniya yolunda, onu götüren Mac'in
uyumasına izin vermeyerek başına geleceklere zemin hazırlayan sevimli karakterimiz,
yolun tamamlayamayarak yanlışlıkla Radyatör Kasabası'na gidiyor ve orada gerçek
dostluğu, hayatı ve gerçek aşkı buluyor. Orada geçirdiği bir hafta,
kahramanımızı baştan aşağı değiştiriyor, yeniliyor. En önemlisi de orada
tanıdığı Doc. Hudson’un aslında gelmiş geçmiş en ünlü, en yetenekli, en harika
Piston Kupası Yarışçısı Hudson Hornet olduğunu öğreniyor...
Hayatı tümden
değişen Mcqueen'i birçoğumuz severek izledik, izliyoruz, izleyeceğiz
inşaAllah...
Filmin sonunda kahramanımız piston kupasını kaybediyor ama
sevgiyi, dostluğu, aşkı, insanlığı kazanıyor...
İkinci film
bambaşka; Hudson Hornet'i seslendiren sanatçı Paul Newman'ın ölümü nedeniyle ne
yazık ki Doc. u da öldürüyorlar. Buna çok üzüldüm. İkinci filmde onun yerini karşılayan
Finn Mcmissile karakteri yani filmin gizli ajanı, Mcqueen’i ve diğer dünya
kupası yarışçılarını sabotajla yaralayan, tüm dünyayı alternatif yakıtlara
karşı düşmanlaştırarak onları benzine döndürmeyi amaç edinen zengin bir grup
çeteye karşı savaş veriyor. O ve Holley Shiftwell, Mater'ın hayatına anîden
giren ve ona büyük macera yaşatan iki önemli karakter. Burada Mcqueen'e az,
Mater karakterini fazla görüyoruz. Mater aslında tamirci ve çekici bir
karakter, ancak saf kişiliğinin yanı sıra ince zekâsı sayesinde olayları
çözerek çete liderini ortaya çıkarıyor. Gerçekten güzel, heyecanlı, sürükleyici
bir macera…
İkinci filmi izlemeye gittiğimde oğluma
hamileydim, üçüncü filmi ise onunla beraber seyrettim. Bu, benim için büyük
anlam ve güzel duygular taşıyor…
Filmi seyrederken yanımda on yaşında
ya var ya yok, küçük bir oğlan çocuğu oturuyordu, babasıyla gelmişti. Çok iyi
hatırlıyorum, sürekli babasına “Baba, yarışı Mcqueen kazandı, değil mi?” diye
soruyordu. O gün anladım ki bu seri sahiden de çocuklara hitap etmiyor; tamam,
çok güzel, çok keyif verici, çocuklar izlerken büyük keyif alıyorlar ama ana
temayı, verilmek isteneni alamıyorlar. Sanırım yapımcılar, daha fazla kazanmak
adına filmi yetişkinlere yönelik yapıyorlar…
Ayrıca “animasyon, çizgi film” demek, çocuk filmi demek
değildir. Herkes izleyebilir. Bir gün evime yemeğe misafirlerim geldi; eşimin
arkadaşı, onun karısı ve kayın validesi. Kadın bizdeki filmlere bakmaya
başladı; eline aldığı dvdlerin %80i animasyon olunca, bize dönerek “Sizde de
hep çocuk filmleri var!” dedi. Ses etmedim, diyecek sözüm yoktu çünkü…
Gelelim üçüncü filme; üçüncü film hakkında çok yazmak
isterdim ama izlemeyenler olduğu için yazmıyorum. Şu kadarını söyleyeyim;
bayıldım. Filmde yeni nesil yarışçıların, Mcqueen ve onun gibi ünlü
yarışçıların yerini almaya başlaması, Mcqueen’e “BİTTİ” gözüyle bakılması,
Mcqueen’in bunun aksini kanıtlama çabaları, bu uğurda sürekli geçmişe yolculuk
yapması, bu arada yeni dostlar edinmesi, başından türlü maceralar geçmesi,
simülatör kullanması, vs… ve sürpriz final…
İzlenebilir, koleksiyona
eklenebilir bir film olduğu alenî. Kesinlikle tavsiye ediyorum; macera,
duygusallık, dostluk, maziye dönüş istiyorsanız, bu film tam size göre…
Kitaplarımda maziye gitmeyi
çok seviyorum, kahramanlarımın sürpriz geçmişleri hakkında yer verdiğim
bölümler oluyor. Kitaplarımı okuyanlar iyi bilirler. Bu yüzden bu filmdeki
geçmiş zaman sahneleri çok hoşuna gitti…
Yasemin F. Kılıçaslan