ŞİİR TADINDA (1)
 
 
***ANNE OLMAK***
Yasemin F. Kılıçaslan
- Sabırla, inançla beklersin… Çünkü bilirsin ki veren     de Allah’tır, vermeyen de… Ve o ne eylerse güzel eyler… Yasemin F. Kılıçaslan
- Kendini bedenen ve ruhen hazırlarsın; kitaplar     okur, araştırmalar yapar, iyi bir anne adayı olmak için çabalarsın… Yasemin F. Kılıçaslan
- Sonra bir gün bakmışsın ki o dikdörtgen beyaz     testin içinde ince, kırmızımsı bir çizgi var… Yasemin     F. Kılıçaslan
- O anı asla unutamaz; belki ağlar belki güler belki     de sevinç çığlığı atarsın…
- Hayat arkadaşına sarılırsın, o da sana; sımsıkı,      kördüğüm gibi…
- Hemen hastaneye koşar muayene olursun ve evet,     gerçekten de küçük bir CAN taşıyorsundur… Yasemin     F. Kılıçaslan
- Onu, içinde saklayan su hacmini görürsün;     inanamayan gözlerle bakar, kalbini gözlerinden taşırırsın…
- Bir nokta hâlindedir ama…
- O minicik kalbinin atışı, kulağından dolup kendi     kalbine işlemeye başladığı an, hayatının ikinci döneminin başladığını      anlarsın; geçmiş hiç yokmuş gibi, sanki onunla var olmuşsun gibi     hissedersin… Yasemin F. Kılıçaslan
- İnanılmaz duygularla hastane randevu tarihlerini     belirler, doktorun verdiği beslenme çizelgesini eline alır ve bin bir     heyecanla evine dönersin… Yasemin F. Kılıçaslan
- Coşkun bir nehir gibi coşan yüreğinle, senden bir     parça olan ve henüz cinsiyetini bile bilmediğin o minik yavruyu tüm     dünyaya duyurmak istersin… Yasemin F. Kılıçaslan
- Telefonlar susmaz oluverir; dostlar sevinir,     düşmanlar üzülür…
- Oturup kalkmaların, yürümelerin, yatış şeklin, her      şeyin o miniğe göre şekillenir…
- Rutin kontrollerine gider ve bu süre zarfında yeme      – içme alışkanlıklarının kendiliğinden değiştiğini fark edersin…
- Ve aşermelerin başlar; karmaşık, güzel, ilginç ve     yaşanmaya değer…
- Aylar geçtikçe “cinsiyet” konusu gündeme gelmeye     başlar; kız mı, erkek mi?
- Ve artık cinsiyeti bellidir; ama ona KIZIM ya da     OĞLUM demek yerine BEBEĞİM, YAVRUM, CANIM, AŞKIM, MİNİĞİM dersin… Yasemin F. Kılıçaslan
- Karnın gitgide büyür ve haftalar, aylar geçtikçe,     içinde büyüyen ve senden bir parça olan o meleğe olan sevgin, bağlılığın     da beraberinde büyür… Yasemin F. Kılıçaslan
- Bazen hırçın, bazen aşırı duygusal, bazen de     dengesiz davranışlar içerisine girersin; ancak, eğer yanında ALLAH dostu     bir eşin varsa (inançlı, hoşgörü ve sadakat sahibi, müşfik ve sevgi dolu)     işte o zaman yaşadığın hormonsal dengesizlikler de bertaraf olur ama eğer     aksi olursa, işte o zaman ne hamileliğin tadını çıkarabilirsin ne mutlu     olabilirsin ne de sağlıklı bir gelişim gösterebilirsin ve yaşadığın her     olumsuzluk, bebeğine de yansır… Yasemin F.     Kılıçaslan
- Çevrenden “Şöyle yap, böyle yap” demeye başlarlar;     kimileri yardımcı olmaya çalışır kimileri ise gereksizce karışır ama     gerçek şudur ki bebeğin için en doğruyu yine SEN bilirsin… Yasemin F. Kılıçaslan
- Bir sabah uyandığında karnında küçük bir kıpırtı      hissedersin; yaşanılası, anlatılması zor olan o emsalsiz duyguyu, kalbine     kazırsın…
- Her kontrolde sana verilen ultrason (yansılanım)     fotoğraflarından albüm yapar; onları meraklılara gösterir, mutluluğunu     paylaşırsın… Yasemin F. Kılıçaslan
- Zaman zaman karnını okşar, onunla konuşur, sohbet     edersin; hareket ettiği zamanlarda sana karşılık verdiğini bilir,     inanılmaz bir heyecana kapılırsın…
- Seyahatlere çıkıldığında baba’nın arabayı her     zamankinden daha yavaş kullandığını görür, farklı bir duyguyla     gülümsersin… Yasemin F. Kılıçaslan
- Bol bol yüzer, fotoğraf çektirir, yaşadığın her anı      ömürleştirirsin…
- Dinlediğin müziği ona da dinletir, bazen sırf onun      için şarkılar söylersin…
- Akşamları iş’ten eve gelen baba ile birlikte “gerçek     anlamda” bir AİLE olduğunu düşünür, bunun için ALLAH’A şükredersin… Yasemin F. Kılıçaslan
- Bazı sabahlar uyandığında, o kocaman karnını      fotoğraflayan baba’yı görür, sonra da kendi kendine gülersin ve şu sözü     işitirsin: “Karnın öyle harika ki bu hâlini ömürleştirmek istedim!” Yasemin F. Kılıçaslan
- An gelir canının istediğini yer bazen de en     sevdiğin yiyeceklere bile hayır dersin…
- İstifralar, kusmalar… Yasemin     F. Kılıçaslan
- Dışarıya çıktığın günlerde; karnına bakıp gülümseyenler     ile dua edenler ve yahut “Aa bak, hamile!” diyen şaşkın çocuklara rastlar,     gülümsersin… Yasemin F. Kılıçaslan
- Sporunu yapar, kendini o özel ana, doğuma     hazırlarsın… Yasemin F. Kılıçaslan
- Zaman; acı tatlı, güzel çirkin, bazen sükûn bazen     ise gürültülü, hızla ilerler…
- Ve bir bakmışsın ki bebeğini kucaklamana az     kalmıştır… Yasemin F. Kılıçaslan
- Sırt ve bel ağrıların başlar. Gecenin bir vakti     doktora koşarsın… Yasemin F. Kılıçaslan
- Bazen öyle ağrılar, sancılar çekersin ki ama O’NUN     için değdiğini bilirsin…
- Allah’a sığınır, dua eder, ibadetini yapar ve     sabırla beklersin… Yasemin F. Kılıçaslan
- Kontrollerde en çok “Maşallah, bebeğiniz çok     sağlıklı” sözünü işitmek istersin…
- Minik bebeğini ultrasonda gördüğün an hemen döner     baba’ya bakarsın, onun “evladına sevgi ve şefkatle bakan gözlerini”      görünce, daha da mutlu olursun… Yasemin F.     Kılıçaslan
- Baba yüreği, bir yandan evladına bakarken bir     yandan senin elini tutar, okşar…
- Yavaş yavaş o unutulmaz güne doğru ilerlersin;     kontrollerin sıklaşır, kilo alımın artar, gitgide ağırlaşırsın ve bunu     espri hâline getirirsin…
- Zaman daraldıkça ne yere ne göğe sığabilirsin…
- Ve olmadık bir saatte bir bakmışsın ki sancın     tutmuş ya da suyun geliyor… İniltilerinde ev halkını ayağa kaldırırsın ve     bir an evvel hastaneye ulaşırsınız…
- Artık ona kavuşmana, onu kucağına almana öyle az     zaman kalmıştır ki…
- An gelir sancın artar, an gelir azalır ama eşin hep     yanındadır; elini tutar, saçını okşar ve sana destek olur… Yasemin F. Kılıçaslan
- Sonra… Normal veya sezaryen… Yasemin F. Kılıçaslan
- Ve evet, artık dünyaya bir CAN getirirsin; Allah’ın     emaneti, armağanı…
- O mucizevî varlığı kollarının arasında tutarken     bütün acılarının bittiğini, toplum içindeki yerinin, statünün değiştiğini,     yepyeni bir hayata başladığını görür; eşin ve yavrun ile ongun, ahlâklı,      şerefli, neşe ve huzur dolu güzel bir hayat dilersin…
- Ve en önemlisi; hamileliğin başından beri yaşadığın     sancıları, ağrıları, her şeyi unutur ve YENİDEN ANNE OLMAK istersin… Yasemin F. Kılıçaslan
Yasemin F. Kılıçaslan
Rabbim,
Çocuk sahibi olmak isteyen tüm evli MÜSLÜMAN kardeşlerime sağlıklı, hayırlı, akıllı, uslu, İmanlı – Kur’anlı, güzel evlatlar nasip etsin! Yasemin F. Kılıçaslan
Âmin!
 
Rabbim, ailemizi ve bütün aileleri korusun! Âmin! Yasemin F. Kılıçaslan
 
 
NAZAR DUASI
 
1-Resûl-i Ekrem Efendimiz, torunları Hasan ve Hüseyin (r.a.)'e, nazar değmesin diye duâ okurlarmış. Bu duâ:  
"Euzu bi kelimâtillâhi't-tâmmeti min kulli şeytanin ve hammetin ve min külli aynin lammeh."  
"Her türlü şeytandan, zararlı şeylerden ve kem gözlerden bütün kelimeleri yüzü hürmetine Allah'a sığınırım."
2-Peygamber efendimiz nazar için ( Allahümme barik fihi ve la tedarruhü ) okurdu. (İbni Sünni)
"Allâh'im, bunu mübârek eyle. Ona zarar dokunmasina izin verme." 
3- Büyük velîlerden Hasan Basrî Hazretleri göz değmesine karşı (Kalem Sûresinin 51-52. ayetleri olan) şu âyetleri okurdu: 
"Ve in yekadullezîne keferû leyuzlikûneke biebsarihim lemmâ semiu'z-zikre ve yekulûne innehu le mecnûnun ve ma huve illâ zikrun lil âlemîn."  
"Gerçekten o küfredenler Kur'an-ı işittikleri zaman az kaldı seni gözleriyle yıkacaklardı. "O, mutlaka bir mecnundur" diyorlar. Oysa Kur'an bütün alemler için büyük bir uyarıcıdır.." (Kalem Sûresi, 51-52) 
 Nazar değen kimse şifa için:
Fatiha Suresi,
Ayetü'l-Kürsî,
Felâk Suresi,
Nâs Suresi, okumalıdır.
5-Bismillâhirrahmânirrahîm bismillâhi azîm-iş- şâni şedîd-il birri mâ şâallahü kâne habese hâbisün min hacerin yâbisin ve şihâbin kâbisin. Allahümme innî radedtü ayn-el âini aleyhi ve alâ men ehabb-en-nâsi ileyhi ve fî keyedihî ve kilyetihî lahmün rakîkun ve azmün dakîkun fîmâ lehû yelîku ferci-il basara hel terâ min fütûrin sümmerci-il basara kerrateyni yenkalib ileyk-el basaru hâsian ve hüve hasîr ve in yekâdüllezîne keferû leyüzlikûneke biebsârihim lemmâ semi-uz- zikra ve yekûlûne innehû lemecnûnün ve mâ hüve illâ zikrun lilâlemîne lâ havle velâ kuvvete illâ billâh-il aliyy-il azîmi Lâ ilâhe illallâhü hısnî, men kâle-hâ dehale hısnî, ve men dehale hısnî emine min azâbî. Sadaka rasûlullahi sallallahü teâlâ aleyhi ve selleme.
6-Sabah-akşam, Besmele ile 3 defa "Bismillahillezi la yedurru maasmihi şeyün fil erdi vela fissemai ve hüvessemiulalim" okuyan, büyü, nazar ve zulümden korunur."
7-Fatiha, Âyet-el kürsi ve ( Kâfirun, İhlas, Felak, Nas sureleri ) 7şer defa okunup üflenirse, büyü, nazar ve her dert için iyi gelir. Tuza okunup, suda eritilerek içmek de olur. Bir hadisi şerifte de, (Fatiha ile Âyet-el kürsiyi okuyana, o gün nazar değmez) buyuruldu. 
KAYNAK: 
http://www.nazarduasi.gen.tr/