16 Kasım 2020 Pazartesi

SONSUZ AMOR 2 & KİTAPTAKİ SIR (KAHRAMANLARIMIZI TANIYALIM)

SONSUZ AMOR 2 & KİTAPTAKİ SIR


Kahramanlarımızı tanıyalım:

Yağmur (YÂREN): Kumral, çok güzel; iri, kahverengi gözlere sahip dost canlısı, motosiklet tutkunu bir genç kız. Hayatında en çok sevdiği iki insanı özlüyor; "Yağız ve Kenan"
Şarkı söylemeyi çok seviyor. Kulüp Şeniz’de çocukluk arkadaşı Halûk'la birlikte şarkı söylemeye başlamasıyla hayatı değişiyor...

Ertunç (EMİR): Enseye kadar uzun saçları, kahverengi gözleri, aristokrat duruşu ve sınırsız yetenekleriyle herkeste hayranlık uyandıran, zeki bir adam. Beytunç Ajans’ın ortaklarından. Ortağı yüzünden sevdiği kız kaçırılıyor, onu bulabilmek için her şeyini ortaya koyuyor. Şifreleri çözerek sevdiği kızı kurtarmaya çalışıyor...

Şule (ŞİRİN): Sarı, kıvırcık saçlarıyla kuzu lâkaplı, çimen gözleriyle gönülleri fetheden, gününün çoğunluğunu nezih bir kulüp olan Kulüp Şeniz’de geçiren, tatlı mı tatlı, cici mi cici, bir o kadar cesur; cesaretiyle ıssız yerlere, hatta kimsenin yanından bile geçemediği tarihi mezarlığa giderek ipuçları arayan harika bir kız…

Halûk (HAKAN): Kulüp Şeniz’in çılgın gitaristi, solisti, her şeyi. Zıpır, muzip, şakacı, ela gözleri fıldır fıldır olan, sıskalığıyla meşhur, neşe kaynağı, kahkaha tufanı, bir o kadar dost canlısı, duygusal ve hırslı biri…

Gökalp (GÖKHAN): Orman yeşili gözleriyle herkesi kendine hayran bırakan, olgun, karakteri düzgün, sevmesini bilen, korumacı, çevreci, İclâl’e çılgınlar âşık, sevdiği kızın yanından biran ayrılmak istemeyen, harika bir müzik hocası. Kardeşi Halûk’la beraber aynı evi paylaşıyor. Yağmur'un alt komşuları...

İclâl (İLHAM): Ufak tefek, küçük gözlere ve kıvırcık saçlara sahip şirin bir kız. Ankara'da konservatuarda okuyor. Gökalp'ın çocukluk aşkı; birbirlerini çok seviyorlar. Uzun zamandır haberi alınmayan, hikâyeye damgasını vuran Kenan'a Ankara'da rastlıyorlar...

Melda (MELİKE): Dalgalı saçları ve balköpüğü gözleriyle güzel, hanım hanımcık, dost canlısı, anaç, kontrolcü, dikkatli, gözü pek, panflüt çalmaya meraklı, Yağmur’un en yakın arkadaşı, kardeşi...

Selma (SELMA): Ertunç’un hizmetlisi…


Emniyet Teşkilatı:

Suphi (SULHİ): Boylu, yapılı, çakır mavisi gözlerinden hırs akan, kötülere aman vermeyen, zeki bir komiser. Şifre çözmede üstüne yok. Yağmur’un oturduğu apartmanın karşı apartmana taşınmasıyla hayatı değişen, operasyondan operasyona koşan, işinin ehli, harika bir ekip şefi...

Cantürk (CANTUĞ). Suphi’nin en yakın dostu ve meslektaşı; uzun, kül rengi saçlarıyla farklı, yardımsever, tehlikeli operasyonlarda yaralansa bile sevdiklerini yalnız bırakmayan, ekip arkadaşlarını ve mesleğini terk etmeyen örnek bir komiser...

Bulut (BUĞLEM): Cantürk’ün nişanlısı. Külrengi saçları ve siyah gözleriyle farklı güzelliği, Trabzonlu genç bir polis. Kötülere aman vermeyen, bazen şefin sözünü dinlemeyerek başına buyruk işler yapan, bunun neticesinde azar işiten ama bildiğinden şaşmayan çiçeği burnunda bir komiser…

Cüneyt (CENK): Emniyetin kara çocuğu; siyah saçları ve siyah gözleri, esprili dili, bazen başına buyruk davranışları nedeniyle küçük hatalara sebep olan ama sırları keşfetmekte ekip arkadaşlarını aratmayan örnek bir komiser. Ayrıca gönlünü, Beytunç Ajans’ın sahibesi olan Beyza’ya kaptırıyor…

Muhittin (MÜMTAZ): Yağmur’un amcası. Sert görünüşlü ama yumuşak kalpli, hataları kolay affetmeyen, dediğim dedik tavrıyla gençlere kök söktüren emekli profesör…

Lamia (LEYLA): Muhittin’in eşi, Sinem ve Zülal’in annesi, Yağmur’un biricik yengesi. Meşhur yemekleriyle gönüllere taht kuran, yeşil gözlerinden sevgi fışkıran anaç bir kadın…

Sinem (SALİHA): Muhittin ve Lamia’nın ikiz kızlarından biri. Genç, hırslı, günlük tutmayı seven, kardeşine göre biraz daha uysal; kumral, kahverengi gözlü, ufak tefek bir genç kız…

Zülal (ZELİHA): Sinem’in ikiz kardeşi, onun küçüğü. Kardeşine göre daha atik, daha gözü pek, daha çılgın, maceracı, daha zıpır bir kız…


Füsun (FEYZA): Nisan Girdabı’nın son bölümünde ortaya sürpriz isimlerden birisi; Füsun. Seriye damgasını vuracak olan Füsun, aslen İzmirli, hayatı İzmir ile İstanbul arasında geçmiş, bazı gençlik hataları nedeniyle ailesiyle ters düşmüş, sonradan Mısır’a yerleşen bir kız. Geçmiş hatalarından ders almasına rağmen ailesinin affetmediği, çılgınlar gibi sevdiği Kenan’ı asla unutamayan, iki dünyasında da onu isteyen bir kız. İzmir’e sürpriz ziyaretiyle Yağmur’un hayatını kökünden değiştiren, yarış tutkunu bir kız. Ela gözleri her zaman nemlidir çünkü o gözlerle baktığı her yerde kaybettiği sevgiliyi arar...

Kenan (KUNTER): Nisan Girdabı’nın son bölümünde ortaya çıkan sürpriz iki isimden bir tanesi. Asıl adı Kunter olan, seriye damgasını vuracak bir isim, bir kahraman. Yâren’in kendi elleriyle var ettiği Yağmur için Kenan, çok ama çok önem taşıyan, özlenen birisi. Gençlik hatalar nedeniyle ailesiyle ters düşen, başından geçen kaza nedeniyle kötürüm kalan ama yaşamdan vazgeçmeyen, sevdi mi tam seven muhteşem bir adam. Yapılı vücudu, iri ela gözleri ve dalgalı, uzun saçlarıyla yakışıklı, tatlı, yetenekli biri. Bir zamanlar yarış tutkunu olduğu bir gerçektir, şimdiyse Mısır’da psikiyatrlık yapıyor…

Periyâr: Nisan Girdabı’ndan da hatırlanacağı üzere Yâren’in, yine Kitaptaki Sır’da Yağmur’un merhume annesi; yeşil gözlere ve uzun dalgalı saçlara sahip güzeller güzeli bir kadındı; eşine ve çocuklarına sevgi, kıymet, değer veren harika bir insandı…
Nurkan: Yağmur’un babası. Eşi Periyâr ve minik oğlu Yağız’la beraber trafik kazasında yaşamını yitiren, hayatı boyunca sevdiği mesleği yani psikiyatrlığı icra eden, nice hastaları iyileştiren örnek bir insandı. Yağmur, gözlerinin iriliğini annesinden alırken, kahverengini babasından almıştır…  
Yağız: Yağmur’un merhum kardeşi, gözbebeği, her zaman fotoğrafıyla konuşup dertleştiği, yürek acıtan bir delikanlı. Hayatının ilkbaharında yaşamını yitiren bir çocuk…

Mahir (MAZHAR): Orta boylu, balıketli, ela gözlü, entelektüel, okumayı seven, avukatlık mesleğini terk ederek plaj işletmeciliği yapan, kendi hâlinde, eşi Belma’ya düşkün, ara sıra İzmir’e Ertunç’u ziyarete gelen harika bir dost…
Belma (BADE): Mahir’in eşi. Onun kadar sıcakkanlı, dost canlısı, güler yüzlü, tatlı mı tatlı bir kadın…

Beyza (BEYZA): Beytunç Ajans’ın sahibinin kızı. Babası ve ağabeyi Tunç’un ölümünden sonra şirketin tek sahibi olan Beyza; ela gözlü, ideal boyda, biraz korkak, ürkek, şirketle başa çıkamayacağını düşündüğünden işleri eşi Melih’e devreden, bundan büyük pişmanlık duyacağını bilmeden yaşayan, her şeyi yaşayarak öğrenen, bu arada Ertunç’un yakın dostu, kardeşi konumunda, başlarda kendi hâlinde bir kadın. Sonrası…

Melih: Ertunç’un ta üniversiteden arkadaşı. Beyza’yla evlenip şirketin büyük bölümünü eline geçiren; ablak suratlı, mavi gözlü, sinsi bakışlı, çapkın, sporu çok seven, gözü döndüğünde kimseyi tanımayan, özellikle Füsun’a ve Yağmur’a bela olan biri. Başına açtığı işlerden ötürü polisler tarafından aranılan, acımasız ve zeki biri…


Mükremin (MİRALAY): Açık kumral, kıvırcık saçları ve ışıltılı bal gözleriyle etrafa ışıltı saçan, sempatik bir adam. Beytunç Ajans’ın İstanbul kolu. Eflâk’la beraber çalışıyorlar. İzmir’e gelip gidiyorlar…

Mihre (MÜGE): Mükremin’in eşi, Mısra ve Sahra bebeğin annesi.

Mısra (MISRA): Mükremin ve Mihre’nin büyük kızları, yaşı küçük ama kalbi büyük bir kız…
Sahra bebek: Yeni doğan, Cennet kokulu bir kız bebek…


Eflak (EKREM): Sarı gözleri, kırlarmış saçlarıyla farklı, temiz yüzlü, Beytunç Ajans’ın ortağı olmasının yanı sıra iyi bir psikiyatr. Ayrıca gitar çalmayı çok seviyor…

Işılay (IŞIL): Eflâk’ın eşi, ortopedi uzmanı. İstanbul’da yaşıyor…

Tunahan (TUNAHAN): Eflak ve Işılay’ın biricik oğulları. Büyüdüğünde iyi bir kalp cerrahı olmak istiyor…


Tolun (TOLGA): Oldukça uzun boylu, kahverengi gözlü, zayıf, esmer tenli, sempatik ve şakacı, esprili, gitar çalmayı çok seven, Beytunç Ajans’ın Tunus kolu…  


Dilra(Diana) (DİANA-DİLARA): Sonradan Müslüman olan Dilra, aslen İtalyan. Yeşil gözleri ve sempatik tavırlarıyla kendini herkese sevdiren, yemek yapmayı çok seven ama mutfağına kimseyi sokmayan, başkalarının mutfağına girmekten hoşlanmayan, aynı zamanda harika bir viyolonselist…

Akif baba (ARİF BİLGE): Kırhan çiftlikte yaşayan; nurlu yüzü, yeşil gözleri ve bilgeliğiyle uzak diyarlara nam salmış, bilgili ve görgülü, Mevleviliğe merak salmış eşine rastlanmaz bir ihtiyar…

Nevra anne (NERİMAN ANNE): Akil babanın kır senelik zevcesi, gözlerinin nuru. Nasırlı elleriyle çiftliğe yetişen, çocuklarına kıymet veren, ihtiyar yeşil gözlerinden her zaman sevgi ve şefkat akıtan, elleri öpülesi bir ana…


Kitabın son bölümü:

Feyza: Yâren’in kitapta kim olduğunu anlatmak istediği Füsun, gerçek adıyla Feyza. Mısır’da yaşıyor. Kunter’in eşi, iki çocuk annesi, Yâren için inanılmaz derecede kıymetli ve özlenen biri…

Kunter: Geçmişten gelen ölü âşık, yani Kenan. Gerçek adıyla Kunter. İri, ela gözlerinden daima hüzün olan, gençlik hataları yüzünden evinden, ailesinden, hatta ülkesinden uzak yaşayan, ülkesine gidip geldiği zamanlarda ailesini uzaktan uzağa gizlice izleyen, aslında herkesin sevdiği, takdir ettiği, mesleğinde büyük başarı gösteren bir psikiyatr. Gökhan’ın çok yakın bir arkadaşı ve gizli ortağı…
  
Tunç: Hakan’ın İstanbul sürümü olarak tanımlanabilir. Nisan Girdabı’nda çok yerde bahsi geçen bu genç adam, aslında Yâren için çok önemli bir arkadaş, dost, kardeş… En önemlisi Feyza’nın erkek kardeşi. Sürpriz bir şekilde ortaya çıkan Tunç, bir daha asla adını unutturmayacak…

Ekâbir: Kitabın son bölümünde ortaya çıkan bu esrarengiz adam, yarı Türk yarı Hintli; upuzun boyu, uzun açık kumral saçları, ışıltılı yeşil gözleriyle dikkatleri üzerine çekiyor. Yâren ve Emir’in hayatında çok büyük değişikliklere neden olacak olan bu muhteşem adamı, üçüncü kitapta daha yakından tanıma şansımız olacak ve diyeceksiniz ki; dünyada böyle bir adam yok, olamaz…
Sadece Emir’i ve Yâren’i değil, Hakan’ı ve Şirin’i de derinen etkileyen bu adamın, Yâren’in büyük geçmişiyle de bağlantısı var. O, herkesin yanında olmak isteyeceği bir adam… ♥

Okuduğunuz için teşekkürler…
Sevgiler…
Fatma Elmas Sultan





Etiket bulutu:

#fatmaelmassultan #fatmaelmas #elmassultan #sultanyazarfatmaelmas #yazarsultan #melek #angel #sonsuzamorhipnoz #sonsuzamor3hipnoz #sonsuzamor #sonsuzamor1 #sonsuzamor2 #sonsuzamor3 #emiryaren #yarenemir #ertunçyağmur #yağmurertunç #edizyıldız #yıldızediz #melezkaplan #altınyaldızlıkaplan #kaplan #tiger #beyazkaplan #hindistan #india #indian #tajmahal #ekabir #ekâbir #lokmanhekim #geçmiştengelenölüâşık #aşk #âşık #aşık #yakamoz #yakamozplajı #tatilköyü #antalya #yakamoztatilköyü #ertuğyaprak #yaprakertuğ #yarenay #emirhan #balım #enes #harika #güzel #eniyi #best #book #books #instagram #facebook #grup #group #love #like #beğeni #takip #melezkaplan #elmassultan #elmasköy #kristasköy #eternalamor #kitap #yazar #writer #poet #şair #şiir #romantic #romantik #duygusal #polisiye #polisiyekitap #polisiyeroman #izmir

FATMA ELMAS SULTAN (ETİKET BULUTU)

 Etiket bulutu:


#sonsuzamor #sonsuzamor1 #sonsuzamor2 #sonsuzamor3 #emiryaren #yarenemir #ertunçyağmur #yağmurertunç #edizyıldız #yıldızediz #melezkaplan #altınyaldızlıkaplan #kaplan #tiger #beyazkaplan #hindistan #india #indian #tajmahal #ekabir #ekâbir #lokmanhekim #geçmiştengelenölüâşık #aşk #âşık #aşık #yakamoz #yakamozplajı #tatilköyü #antalya #yakamoztatilköyü #ertuğyaprak #yaprakertuğ #yarenay #emirhan #balım #enes #harika #güzel #eniyi #best #book #books #instagram #facebook #grup #group #love #like #beğeni #takip #melezkaplan #elmassultan #elmasköy #kristasköy #eternalamor #kitap #yazar #writer #poet #şair #şiir #romantic #romantik #duygusal #polisiye #polisiyekitap #polisiyeroman #izmir #görsel #görseller #google #sonsuzamor #sonsuzamor1 #sonsuzamor2 #sonsuzamor3 #emiryaren #yarenemir #ertunçyağmur #yağmurertunç #edizyıldız #yıldızediz #melezkaplan #altınyaldızlıkaplan #kaplan #tiger #beyazkaplan #hindistan #india #indian #tajmahal #ekabir #ekâbir #lokmanhekim #geçmiştengelenölüâşık #aşk #âşık #aşık #yakamoz #yakamozplajı #tatilköyü #antalya #yakamoztatilköyü #ertuğyaprak #yaprakertuğ #yarenay #emirhan #balım #enes #harika #güzel #eniyi #best #book #books #instagram #facebook #grup #group #love #like #beğeni #takip #melezkaplan #elmassultan #elmasköy #kristasköy #eternalamor #kitap #yazar #writer #poet #şair #şiir #romantic #romantik #duygusal #polisiye #polisiyekitap #polisiyeroman #izmir #görsel #görseller #google

FATMA ELMAS SULTAN & SONSUZ AMOR 2 & KİTAPTAKİ SIR

 

SONSUZ AMOR 2 & KİTAPTAKİ SIR

Kahramanlarımızı tanıyalım:

Öncelikle ana kahramanlarımızın ikinci kitaptaki isimlerini öğrenelim:

Nisan Girdabı'ndan hatırlayacağımız üzere;

Nisan Girdabı                             Kitaptaki Sır

♥Yâren                         à               Yağmur
♥Emir                           à               Ertunç
♥Balım
♥Enes

♥Şirin                           à               Şule
♥Hakan                         à               Halûk
♥Gökhan                       à               Gökalp
♥İlham                          à               İclâl
♥Melike                         à               Melda

♥Tunç                          

♥Sulhi                           à               Suphi
♥Cantuğ                        à               Cantürk
♥Cenk                           à               Cüneyt
♥Buğlem                       à               Bulut

♥Mazhar                       à               Mahir
♥Bade                           à               Belma

♥Mümtaz amca            à               Muhittin amca
♥Leyla yenge                à               Lamia yenge
♥Saliha                          à               Sinem
♥Zeliha                         à               Zülal

♥Miralay                               à                   Mükremin
♥Müge                                  à                   Mihre
♥Ekrem                                 à                   Eflak
♥Işıl                                       à                   Işılay
♥Tolga                                   à                  Tolun
♥Diana-Dilara                      à                   Dilra

♥Arif baba (Bilge Arif)        à                   Akif baba
♥Neriman anne                    à                   Nevra anne

Yeni kahramanlar:

♥Kunter                                à                   Kenan
♥Feyza Bilge                        à                   Füsun
♥Beyza
=Melih
♥Saruhan baba
♥Bedri
♥Ekâbir

...

fatma elmas sultan, sonsuz amor serisi, kahraman, kitap karakterleri, muhteşem, en iyi, en güzel, kitap kurdu, kitap oku, kitap al, kitaptaki sır, SONSUZ AMOR 2 ♥ KİTAPTAKİ SIR, melez kaplan

FATMA ELMAS SULTAN (ÖLÜNÜN ARKASINDAN AĞIT YAKMAK (Günah mıdır?))

Hayırlı günler diyerek yazıma başlıyorum...


Bugün bu yazıyı paylaşmamın yegâne nedeni, ağıt ve feryat figânlarla uyandırılmış olmam. Üst komşum, ihtiyar amca kanserden vefat emiş bulunuyor. Kendisine yüce Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum...

Aylardır bekliyorlardı. Amca vefat etti. Mekânı cennet olsun...

Peki, böyle mi olmalı, arkasından feryad-ı figânı basıp yeri göğü inletmeli mi? Ölünün başında toplanıp bağıra çağıra, inleyerek ağıt mı yakılmalı? İnsanları rahatsız edecek gürültü kirliliğine sebep olunmalı mı? Bu onlar bir hak mıdır?

Yıllar önce bir yakınımı kaybettiğimde, ki kendisine hasret yaşadığım doğrudur, zira onu hayatım boyunca doğru dürüst görme şansım bile olmadı. Birinci dereceden akrabam olmasına rağmen onunla vakit geçiremedim...

Bilirsiniz, sözü uzatmayı sevmem...

Akrabamı kaybettiğim günün akşamı, birden bire mutsuzluk kapladı her yanımı, kendimi berbat hissettim, sinir krizi geçirdim, çok fena ağladım ama yatıştırdılar. Sonra... Bunu bir büyüğümle paylaştım, bana dedi ki; "Yasemin, insanız, taş değil kalp taşıyoruz, üzülüyoruz, bu elimizde değil, ama bağıra çağıra, inleyerek ağıt yakmak hem sana hem çevredekilere hem de ölüye eza verir. Sana lâfım yok, sen yılların birikimi bir kerede boşaltmışsın, kriz geçirmişsin, ağıt yakmamışsın..."

Sonra araştırdım, büyüğüm haklıydı, ağıt yakmak, bağırıp çağırmak gerçekten yanlıştı. Üstelik bir örnek daha vereceğim, bir yakınım anlattı; Eşinin aile tarafından, uzak bir akrabaları vefat etmiş, yakınım da küçük çocuğunu almış gitmiş. Gittikleri yerde, babaannesi yakınımın çocuğunu alıp cenazenin ortasına götürmüş, o sırada cenaze başında kadınlar feryad-ı figân ağıt yakıyorlarmış. Çocuk bundan öyle etkilenmiş ki ne kadar onu bir yerlere götürseler, seslerin biraz yükseldiği yerlerde korkmaya, çığlık atmaya başlıyormuş...

Küçük bir çocuğun bozulan psikolojisi size ne düşündürür acaba?

♥♥♥♥♥

Peygamber efendimiz (S.A.S):

"İki ses dünya ve ahirette lanetlenmiştir. Nimet zamanı çalgı çalmak, musibet zamanı inlemek. " Buhari ve Müslim'de, Ebu Musa el-Eş'ari (r.a.)'den rivayet ettiğine göre; o demiştir ki; Resulullah'ın uzak olduğu şeyden ben de uzağım. Resulullah bağırıp çağırmaktan, musibet zamanı başını yolmaktan ve yaka yırtmaktan nehyetmiştir." İmam Ahmed b. Hanbel'in Enes (r.a.)'den rivayet ettiğine göre, Enes (r.a.) demiştir ki: "Resulullah (s.a.s.) kadınlarla bey'atleştiği zaman, bağırıp çağırmamaları hakkında onlardan söz aldı." Kadınlar: "Ya Resulullah, cahiliyet döneminde bazıları bizimle beraber ölülerimize ağlaştılar. Şimdi biz de onların ölülerine ağlamayalım mı?", Resulullah (s.a.s.): "İslam'da ölünün arkasından bağırarak ağlaşmak haramdır" buyurdu.

Resulullah'ın: "Ölüye akrabalarının ağlaması onun azabını arttırır." (Buhari, Cenaiz, 32; Meğazi, 8; Müslim, Cenaiz, 16, 17 vd.; Ebu Davud, Cenaiz 54) buyurduğu bilinmektedir. Ancak Hz. Aişe (r.a.)'ya bu hadis hakkında görüşü sorulunca, Hz. Peygamber'in bununla, kafir kimse için akrabaları ağlarken kendisinin de azap edildiğini kasdettiğini söylemiştir. Hadisin manası: "Ölü acı duyar, ehlinin ölü için bağırıp çağırması onu üzer. Çünkü o ağlamalarını işitir. Yaptıkları işler ona arz olunur." demektir. Yoksa "ailesinin ağlamasından dolayı azap ve ceza görür" anlamında değildir.Çünkü hiçbir kimse diğerinin günahını yüklenemez. İbn Cerir'in Ebu Hureyre (r.a.)'den rivayet ettiğine göre, o şöyle demiştir: "Yaptığınız işler yakınlarınızdan ölenlere arz olunur. Eğer bir hayır görülürse, buna sevinirler; kötülük görürlerse hoşlanmazlar."

♥♥♥♥♥

Bana en doğru gelen, dinimizce de en uygunu sessizce gözyaşı gözyaşı dökmektir. Bununla beraber, bugün Hakk'ın rahmetine kavuşan tüm din kardeşlerime rahmet, yakınlarına sabır dua ediyorum Bunun nezdinde yüce Rabbim tüm hastalara âcil şifalar versin. Amin! Hayırlı Cuma'lar...

♥♥♥♥♥

Etiket bulutu: fatma elmas sultan, elmas sultan, fatma elmas, yazar fatma elmas, yazar fatma elmas sultan, sonsuz amor, nisan girdabı, kitaptaki sır, kitap, kitaplık, kütüphane, library, yazı, blok, blog, blog yazısı, blogcu, blogger #sonsuzamor #nisangirdabı #nisangirdabi #emiryaren #yarenemir #islam #din #ağıt #ağıtyakmak #cenaze #ölü #hastane #anılar #hatıralar #hayırlıcumalar #doğru #yanlış #eza #azap #üzücü #üzülmek #istanbul #mekanıcennetolsun #nuriçindeyatsın #kanser #ilaç #öldü #peygamberefendimiz #rivayet #sas #mevlana #hzali evliya #eren #tarih #hadisişerif #hadisler

FATMA ELMAS SULTAN (♥ LEONİD AFREMOV ♥)

 Resimden, resim sanatından söz açmışken, eserlerini keyifle takip Leonid Afremov'a değinmemek; onun birbirinden harika tablolarını yayınlamamak olmazdı...

Gerçekten çok güzeller...
Speaking of the picture...
Paintings by Leonid Afremov.
His paintings are really beautiful...

Leonid Afremov denilince aklıma ilk gelen sonbahardır...
So beautiful autumn... 


Saat kulesinin güzelliği...



Yine göz alıcı bir sonbahar...



Şehrin yansıması...



Ne kadar güzel, değil mi?


Böyle ıslak bir caddede yürümek, sokak lâmbalarının aydınlığında, yaprakların döküldüğü yağmur kokan bir hazan gecesinde... ♥



Keman demek, benim için aşk demek, sevgiliye çağrı demek...
(Bu cümlenin benim için değeri paha biçilemez, üzerinde çalıştığım kitabıma ilham veren kemanın emsalsiz ezgisi, şair ruhumu ortaya çıkarıyor, kalbime söz geçiremiyorum çünkü ben, gerçek aşkı arayan ve bunu kitaplarında bulan bir kadınım...)




Ne çok severim kışı, soğuğuna rağmen...
Ama üzülürüm, sokakta yaşayan evsizleri düşünürken... 


Lütfen bir göz atın...
https://afremov.com/

Sevgiler...

Fatma Elmas Sultan ♥

leonid afremov,art,RESİM SANATI,hasret,ART ♥ GALERİ,paint,painter,resim,ressam,şiirsel,özlem,aşk kadını,painting,romantic,aşka susamış yürek,romantik,